9 Haziran 2015 Salı

kırılmA

  Rüzgar suratına vurmuş, gözleri kapanmış, karşı durduğu kendisi yavaş yavaş değişiyordu. Durmak bir değişim çığlığı olmuş, ayaklarını bastıkları topraktan fışkıran dallar, onu yavaş yavaş ele geçiriyordu. Bu sefer bir şeyin kırıldığını anlamak için bir çıt sesi duymanıza gerek kalmamıştı ama kafanızın içinde çalan alarmlar, ziller, kapı zilleri, telefon zilleri, cep telefonu alarm saatleri, temiz duruşunuz, gülen yüzleriniz, elbiseleriniz, ayakkabılarınız ve gördüğüm o kadar çok şey var ki sanki hepsi durmuş. Kontrol ediliyorlar ayaklarına bağlanmış dallar onlara hükmediyor. Hepsi durmuş sende durmaya başlıyorsun. Sende duruyorsun ama şimdi baksam aşağıya karanlık, yukarıya baksam yine karanlık şöyle bir tur atsam kendi etrafımda kop koyu...kırılıyorsun. Kırılacaksın! Daha çok kırılacaksın çünkü patronlar kapıları kapatmış!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder